Sayfalar

2 Aralık 2011 Cuma

Unutamadım - Barış Akarsu yorumuyla bir Barış Manço parçası



Güzelim Barış, ne güzel okumuşsun da, boşuna hislenip boşuna söylemişsin bu şarkıyı...Diğer söylediğin duygu yüklü şarkılar gibi...Sevenlerin her zaman kaybedeceğini; kaybedenin aşık olan olduğunu, gidenlerin dönmeyeceğini bilmiyor  muydun da; söylemeye kalktın bu ayrılık ve sevda şarkılarını... Yaşasaydın ve görseydin, ne denli acımasız bir dünyada yaşadığımızı!. Belki de tam zamanında terkettin bizleri ; yapılan, haksızlık ve vurdumduymazlıkları görüp yaşarmadı sürmeli gözlerin. Şu iki günlük dünyanın ilk gününde gittin. Yerinde rahat uyu, sana ve bıraktığın hayırlı işlere sahip çıkan vicdan sahipleri var, yapacağın bir çok şey, alacağın mesafeler vardı daha. Ama, o bir güne;  çok şey sıkıştırdın."ayrılık zamansız geli(yo)r işte, bu ayrılık rüzgarı, öylesine savuruyor ki insanları, bir daha hiç görmemecisine, karşılaşmamacasına, kavuşmamacasına...

Bazılarımız seni göremedi. O kadar ani oldu ki gidişin. Sen televizyona çıktığında anneciğim bile, "Koşun bakın, benim oğlum çıktı" derdi...Tarifini tam yapamadığımız bir nedenle, bir şekilde sevdi seni halkımız..Aramızdan ayrlman acı verse de, sağlığında seni görenlerden, konuşanlardan olmasak da; anma hakkımız, şarkılarını dinleme, yorumlama, hakkımız vardır değil mi?. Senle ilgili düşüncelerimizi paylaşma yasağını herhalde getirmezdin bizlere...

"BENİ GÖRMEK DEMEK, MUTLAKA YÜZÜMÜ GÖRMEK DEMEK DEĞİLDİR; BENİM FİKİRLERİMİ, BENİM DUYGULARIMI ANLIYORSANIZ VE HİSSEDİYORSANIZ, BU YETERLİDİR.” diyor bir büyük adam. Duymuşsundur, herkes bilir...Öyle düşünüyorum ki, doğru da söylemiş. Bu sözler: "beni putlaştırmayın, tanrılaştırmayın" anlamını da taşır bir yerde...Öyle değil mi?, Ne kadar çok sitede, ne kadar çok paylaşılırsan; adın, tavrın ve yaşarken yaptıkların, ardında bıraktıkların o kadar anılacak, tanınacak, izlenecek...

Senin adına ciddi adımlar atan, geniş kapsamlı, güzel bir siten var internette...

Bizim yaptığımız  ise, okuduğun güzel ve duygulu şarkıyı paylaşmak...

Gördüğüm lüzum üzerine, bu yazıya, bir iki satır eklemek, bazı kelimeleri çıkarmak, düzeltmek  zorunda kaldım. Belki fark eden olur.

Barış Manço'nun, bir çok kişiye seslenebilen, eski ama eskimeyen, güzel duygularla dolu bir parçasını yeni bir yorumdan dinlemek, bir kaç satırla da olsa seni anmak istedim... Hangi şarkı vardır ki duygulanmadan söylensin. Ancak ruhsuz bir nota bütünüdür o...Dinlerken de aynı değil mi olay?... Çoğu zaman, besteci unutulur, söz yazarı unutulur...Bir çok şarkının asıl yaratıcılarını bilmeyiz bile, icracılar, yorumcular akla gelir genelde. O yüzden yazının konu başlığında  Barış Manço'yu andım doğal olarak, "unutmadım". Sen de sevdin ki; onu ve şarkısını böylesine güzel ve dokunaklı okudun... Şimdi belki yukarılardan bir yerlerden bakıyor ve "Abiciğim,  sorun nerede?, değer miydi acaba konuya dokunduğuna?, takma, yaşam bu, ölüm de var kalım da. Eden bulur, su akar, o da yatağını bulur" diyeceksin.

Ağzına sağlık ne güzel yorumlamışsın şarkıyı. Sevdiklerini unutamayanlar, bu şarkıyı içlenerek dinleyeceklerdir... Keşke seni de Deniz'ler gibi görmüş, yakından tanımış olsaydım.

...Bir çok şey gibi;

...Olmadı...

Hiç yorum yok: